Prof. Dr. Reisi Pabuçcu, tüp bebek sahibi olmak için gerçekleştirilen tüm süreçler çok sağlıklı ilerliyor olsa bile ilk denemede çocuk sahibi olma şansının dünyada ortalama yüzde 35 ve yüzde 40 aralığında olduğuna dikkat çekiyor. Prof. Dr. Recai Pabuçcu, bu konuyla ilgili merak edilen bütün sorulara yanıt veriyor.
Tüp bebek tedavisinin başarısı bu etkenlere bağlı
Hem erkek hem de kadına ait birtakım faktörlere bağlı olabilir. Bunlardan en önemlisi kadının yaşıdır. Çünkü elde edilen yumurtanın kalitesi yaşa bağlıdır ve oluşacak embriyo kalitesine etki eden en önemli faktördür. Kadın yaşının 42-43’ü geçtiği durumlarda şansımız yaklaşık %5’lerin altında seyrediyor. Bir diğer önemli faktör erkeğin sperm durumudur. Bunların dışında, eşlik eden hastalıklar (guatr, şeker, obezite vs..), tüplerde hastalık bulunması, yumurtalık rezervinin zayıf olması, rahim içerisinden geçirilmiş operasyonlar veya hastalıklar başarıya olumsuz etki edebilir.
Özetle;
– Kadın yaşı
– Yumurtalık rezervi
– Spermlerin durumu
– Tüplerin durumu
– Eşlik eden hastalık olup olmadığı
Başarıyı etkileyen faktörlerin başında geliyor.
Tedavi başladıktan sonraki sürece dikkat
Öncelikle, neden tüp bebek tedavisine gidildiği çok önemli. Herkese her zaman tüp bebek uygulamak doğru olmadığı için tedavi kararını net vermek gerekiyor. Karar verildikten sonra ise stresten uzak durmak ve olumsuz düşünmemek ilk yapılması gerekenler. Bu süreçte, sigara-alkol alışkanlıklarımızdan uzak duralım. Moralimizi yüksek tutalım.
Başlangıçtaki testler çok önemli
Kadında yumurtalık rezervi için Anti Mullerian Hormon (AMH), tiroid için TSH, şeker için açlık şekeri, süt hormonu (Prolaktin), tam kan sayımı ve bulaşıcı hastalıklar için Hepatit-b, Hepatit-c ve HIV testlerine bakıyoruz. Eğer daha önce yapılmadı ise rahim filmine bakıyoruz (HSG). Sadece gerekli durumlarda rahim içerisine kamera ile bakıp gerekli ise tedavi yapıyoruz. Erkekte 2-7 günlük cinsel perhizi takiben sperm analizi yapıyoruz. Üstte sayılan testlerin dışında, sadece özel durumlarda diğer nitelikli testler istenir. (Örneğin: pıhtılaşma testleri, kromozom analizi, sperm DNA testi vs.…)
Tedaviye regl döneminin ikinci ya da üçüncü günü başlanıyor
Tüp bebek tedavisine genellikle regl döneminin ikinci ya da üçüncü günü başlanıyor ancak seçilecek protokole göre bir önceki reglin 21. günü de başlanabilir. Genelde reglin başlangıcı tercih ediliyor ve günlük karından yapılan iğnelere başlanıyor. Yaklaşık 10-15 gün kadar günde bir kez iğne yapıldıktan sonra, yumurtalıklar içerisinde büyüyen folliküller olgunlaşınca çatlatma iğnesi yapılıyor ve 36 saat sonra anestezi altında yumurtalar toplanıyor. Bu esnada, eşlerden de sperm örneği alınıyor ve toplanan yumurtalar içerisine spermler iğne ile veriliyor. Yaklaşık 4-5 gün, özel ortamlarda döllenme işlemi takip ediliyor ve bu dönemin sonunda en iyi embriyo(lar) rahim içerisine transfer ediliyor.
Kısaca;
1. Günlük iğneler ile yumurta büyütme işleminin yapılması,
2. Yumurtaların toplanması,
3. Toplanan yumurtaların laboratuvarda spermler ile döllenmesi,
4. Döllenmiş yumurtalardan embriyo elde edilmesi,
5. Elde edilen embriyoların rahim içerisine transfer edilmesi.
Hangi embriyolar transfer ediliyor? Seçme işlemi nasıl yapılıyor?
Toplanan ve sperm ile döllenen yumurtalar, laboratuvar ortamında inkübatör adı verilen özel ortamlarında saklanıyor. Saklanma esnasında özel sistemler ile izlenen embriyoların özellikle öncelikli ve iyi bölünenleri not ediliyor. Daha sonra, özel skorlama sistemleri kullanılarak en yüksek kalitede oldukları tespit edilen embriyolar transfer edilmek üzere ayrılıyorlar. Merkezimizde özellikle blastosist adı verilen 5. Gün embriyoları kullanılıyor. Bunun bir avantajı, blastosistler daha seçilmiş embriyolar oldukları için tutunma olasılıkları bir miktar fazla oluyor.
Embriyo transferi sonrasında önerilen ilaçlar eksiksiz alınmalı
Transfer işlemi sonrası 1-2 gün istirahat etmek, ağır spor-iş yapmaktan kaçınmak, kafeinli içeceklerden uzak durmak, alkol-sigara almamak ve cinsel birliktelikten kaçınmak önemli. Transfer işleminden yaklaşık 12 gün sonra kanda gebelik testi bakıyoruz. Bu dönemde önerilen ilaçların eksiksiz kullanılması çok önemlidir.
Bir yanıt bırakın